Daphne Emiroğlu

Toplumsal kırılmaları gözlemlemekten boyun fıtığı oldum, mizahtan başka boyunluk bulamadım. Bu blog, iç sesimi kamusal alana saldığım yerdir. Gözüm kararınca yazıyorum. Bu bir içerik değil, bu ben.

Aklın Uyuduğu Yer
Daphne Emiroğlu
Başımıza İyi Şeyler Gelmedi mi?

Başımıza İyi Şeyler Gelmedi mi?

Biraz da güzel şeylerden konuşalım… İnsan kolayca kendisini sergilemeye başladığında, ister istemez başkasının sergi alanını da gezmek zorunda kalıyor. Biliyorsunuz, artık hayatımız etkileşim… Seyret beni seyredeyim seni. Takibe takip gerek arkadaşlar…Bazen kopyalamak için, bazen öğrenmek için… Hatta bazen kopyaladığını zannederken öğreniyor da…Entellektüellerin çok kıymetli olması sebebiyle, gerçek entellektüellerin

By Daphne Emiroğlu
Gerçeğin Bedeli: Türkiye’de Muhalif ve Sahte Muhalif Gazeteciliğin Anatomisi

Gerçeğin Bedeli: Türkiye’de Muhalif ve Sahte Muhalif Gazeteciliğin Anatomisi

Gazetecilik, yalnızca haber vermek değildir. Gerçek gazetecilik, güce karşı hakikatin peşinde koşmak; tarafsızlık değil adaletli bir pozisyon alabilmektir. Türkiye’de bu uğurda can verenler oldu, mesleğini yitirip sürgüne gidenler oldu. Ama aynı zamanda, muhalif gibi görünen, ama aslında iktidar stratejilerinin bir parçası haline gelenler de çoğaldı. ("Gazetecilik, iktidarın istemediği

By Daphne Emiroğlu
Retorik ve Türkiye: İkna Sanatı mı, Kandırma Endüstrisi mi?

Retorik ve Türkiye: İkna Sanatı mı, Kandırma Endüstrisi mi?

Bir konuşma duyarsınız, öylesine inandırıcıdır ki, içeriğini sorgulamadan kabul edersiniz. “Adam ne güzel konuşuyor yahu!” dersiniz. İşte tam o anda, Aristoteles’in mezarında yüzü güler. Çünkü bu, retorikin zaferidir. Ama aynı zamanda tehlikesidir de. Türkiye’de Retoriğin Toplumsal Karşılığı Retorik, Antik Yunan’dan beri “ikna sanatı” olarak tanımlanır. Aristoteles retoriği,

By Daphne Emiroğlu