Daphne Emiroğlu

Toplumsal kırılmaları gözlemlemekten boyun fıtığı oldum, mizahtan başka boyunluk bulamadım. Bu blog, iç sesimi kamusal alana saldığım yerdir. Gözüm kararınca yazıyorum. Bu bir içerik değil, bu ben.

Aklın Uyuduğu Yer
Daphne Emiroğlu
Tanrı Tarihi #34 - Parayı Ödeyenin Tanrısı

Tanrı Tarihi #34 - Parayı Ödeyenin Tanrısı

Parası olmayan kendini adasın. Modern ruhsal manzara, Tanrı’yı “nesnel bir varlık” olmaktan çıkarıp piyasaya, terapötik uygulamalara ve kişisel markalara dönüştürme sürecidir; bu dönüşümün kökenleri, 19. yüzyılın sonlarından 20. yüzyılın ortalarına uzanan bir dizi kavramsal kırılmada yatar. Mary Baker Eddy’nin Hristiyan Bilim’i, hastalığı maddecilikten soyutlayıp zihnin illüzyonunu ilan

By Daphne Emiroğlu
Fela Anikulapo Kuti:Özgürlük, önce ritimle başlar.

Fela Anikulapo Kuti:Özgürlük, önce ritimle başlar.

İnsan başka insanın yaptıklarını veya yapabildiklerini görünce ilham alıyor. Hatta korkusunu cesaretle yenmiş olanlar, özgürlüğün önünü onları engellemekle kesebileceklerini sanıyor. Ancak olmuyor! Hiç bir zaman olmaz. İnsanlık kendi yavrularından bazılarına yaratıcılık, cesaret, tükenmek bilmeyen bir üretim aşkı verir. Hiç bir silah onları durduramaz, belki öldürebilir ama fikir ve cesaret bulaşıcıdır.

By Daphne Emiroğlu
Unutulan Kadınlar Gezegeni: Sister Rosetta Tharpe

Unutulan Kadınlar Gezegeni: Sister Rosetta Tharpe

Kadınların ne kadar ilham verici olduğunu anlamak için açılmamış kitaplara, yıldız olmuş erkeklerin hayatlarına, röportajlarına bakmak lazım...Her ülkenin tarihinden kendisinden bahsedilmeyen fazla sayıda kadın bulursunuz. Onların kabiliyetlerinin üzerinden erkekler yükselmiştir. Çok taraflı bir giriş oldu biliyorum. Ama tarafsız olmayacağım şu an. Unutturulan kadınların gezegeni gibi bu gezegen. Sister Rosetta

By Daphne Emiroğlu
Tanrı Tarihi #33 - Armageddon’u Kaçıranlar İçin Tekrarı Var mı?

Tanrı Tarihi #33 - Armageddon’u Kaçıranlar İçin Tekrarı Var mı?

19 yüzyıl Amerika’sı, sanayi devriminin getirdiği toplumsal dönüşümler, bireyselcilik ve sekülerleşme arasında sarsılıyordu. Görüyorsunuz ki insanlığın sarsılmadığı dönem yok. Sarsıla sarsıla gelmişiz bu noktaya. Devam edelim, bu atmosfer, yeni peygamberlerin, tarikatların ve “yeniden doğuş” hareketlerinin ortaya çıkması için verimli bir zemin oluşturdu. Joseph Smith’in İsa Mesih’in Son

By Daphne Emiroğlu
Tanrı Tarihi #32 - Çölde Kurulan Krallık: Mormonizm

Tanrı Tarihi #32 - Çölde Kurulan Krallık: Mormonizm

Mormonizm, modern çağda ortaya çıkmış en sıra dışı dini hareketlerden biri olarak kabul edilir. 19. yüzyılın başlarında ABD’nin kuzeydoğusunda, dini çoğulculuğun ve rekabetin en yoğun yaşandığı bölgelerden birinde doğmuş, kısa sürede milyonlara ulaşan bir cemaat haline gelmiş ve aynı zamanda şiddetli tartışmaların hedefi olmuştur. Joseph Smith’in vizyonlarıyla başlayan

By Daphne Emiroğlu
Biz ve Onlar: Demokrasi Nasıl Varoluş Savaşına Döndü?

Biz ve Onlar: Demokrasi Nasıl Varoluş Savaşına Döndü?

Kutuplaşma neden şimdi? Çünkü artık siyaset dediğin şey, fikirlerin yarıştırıldığı bir arena olmaktan çıktı, adeta “Survivor: Partiler Çarpışıyor” programına dönüştü. Ortada fikir ayrılığı yok; kimlik savaşı var. Mason’un (2018) “mega-kimlik” dediği fenomen sayesinde artık oy verdiğin parti, sadece politik tercihini değil, kahvaltıda sucuklu yumurtaya domates koyup koymadığını bile belirliyor.

By Daphne Emiroğlu
Felaket Kaydırması ve Sessizlik Sarmalı

Felaket Kaydırması ve Sessizlik Sarmalı

Apolitik görünen ya da savaş, yıkım ve kitlesel hak ihlalleri karşısında “sessiz kalan” insanların davranışını sadece bireysel duyarsızlıkla açıklamak kolay ama yetersizdir. Sessizlik hem psikolojik yüklenmelerin, hem medya-ekosisteminin, hem de toplumsal ve siyasal maliyetlerin kesiştiği yerde ortaya çıkar. Bu yüzden aynı sessizlik, birinde tükenmişliğin, diğerinde korkunun, bir başkasında ise bilinçli

By Daphne Emiroğlu
Tanrı Tarihi #31 - Dinin Çelişkili Yüzü

Tanrı Tarihi #31 - Dinin Çelişkili Yüzü

Christopher Columbus’un Amerika kıtasına 1492’de ayak basışı, yalnızca yeni bir coğrafi keşif değil, insanlık tarihinin en büyük kırılma anlarından biriydi. Bu olay, Avrupa merkezli tarih yazımında “keşif” olarak sunulsa da, gerçekte milyonlarca insanın yaşadığı toprakların Avrupalılarca işgaliydi. Columbus, Hindistan’a ulaştığını sanarak karşılaştığı halklara “Indian” adını verdi. Bu

By Daphne Emiroğlu